içinde , ,

7 SINIF SOSYAL BİLGİLER 2. ÜNİTE 2. BÖLÜM

NÜFUS ARTIŞI

NÜFUS ARTIŞI: Sınırları belli bir alanda belli bir zamanda insan sayısında  meydana gelen artıştır.            

Nedenleri:

1-Doğumlar        2-Sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi 3-Beslenme koşullarının iyileştirilmesi   

4-Dıştan göçler  5-Erken evlilikler     6-Savaşların azalması

 

a. Nüfus artışının olumlu sonuçları    

  • Üretim artar.
  • Vergi gelirleri artar.
  • Mal ve hizmetlere talep artar.
  • Yeni endüstri dalları doğar.
  • İşçi ücretleri ucuzlar.
  • ihracatta rekabet kolaylaşır.
 b. Nüfus artışının olumsuz sonuçları

  • İşsizlik artar. Kalkınma hızı düşer.
  • Kişi başına düşen milli gelir azalır.
  • Tüketim artar.
  • iç ve dış göçler artar.
  • İnsanların temel ihtiyaçlarının karşılaması zorlaşır.
  • ihracat azalır.
  • Çevre kirlenmesi artar.
  • Demografik (nüfusa bağlı) yatırımlar artar

NÜFUS KAYBI : Çeşitli nedenlerle insan sayısındaki azalma,ölümlerdir

TÜRKİYE DE 1927-2007 NÜFUS ARTIŞI NEDENLERİ

Savaşların sona ermesi ile ortaya çıkan huzur ortamı.

Tıp’ın gelişmesi ile; bebek ölümlerinde azalış, insan ömrünün uzaması.

Ulaşım, Sanayi ve Sağlık hizmetlerinin Gelişmesi.

Ülkemizde Nüfus Artış Hızının Düşme Nedenleri:

Şehirleşme ve Sanayileşmenin ilerlemesi ve doğum oranlarının düşmesi.

Yaşam şartların zorlaşması ile kadınların çalışması.

1968 sonrası başlayan “Aile Planlamasının” sonuçları.

 En düşük nüfus artışı 1940- 1945 arası olmuştur. (II. Dünya Savaşı tehlikesi nedeniyle erkek nüfusun askere alınması, Ölümler, Açlık, gıda sıkıntısı.).1945 yılından sonra savaşın bitmesi üzerine nüfus artış hızı artmıştır.

 Hatay’ın anavatana katılması ile 1939’dan sonra nüfusumuz artmıştır.(dış göç)

1960 yıllardan sonra Avrupa’ya(Almanya) olan işçi göçleri nüfus artış hızımızı azaltmıştır.

-Balkanlarda yaşayan Türk vatandaşlarımızın Türkiye’ye göçleri Nüfusumuzu arttırmıştır.

Uyarı: Nüfus artış hızının düşmesiyle nüfus miktarımız azalmaz.

NÜFUSUMUZUN ÖZELLİKLERİ

Nüfus Sayımı: Sınırları belli bir alanda belli bir zamanda yaşayan insan sayısını tespit edilmesidir.

Osmanlı Devleti’nde ilk nüfus sayımı padişah II.Mahmut döneminde 1831 yılında yapıldı dönemdeki nüfus sayımının yapılma nedeni; askerlik çağındaki Müslüman asker sayısının ve vergi verecek insan sayısının tespit edilmesiydi.

**Cumhuriyet sonrası 1927 yılında yurdumuzda ilk nüfus sayımı yapıldı ve toplam nüfusumuzun yaklaşık 13,5 milyon olduğu tespit edilmiştir.

*1935’te İkinci nüfus sayımı yapılmış olup, bu tarihten itibaren her 5 yılda bir tekrarlanmıştır.

*1990 yılından itibaren ise nüfus sayımlarının 10 yılda bir yapılmasına karar verilmiştir.

*1997 yılında seçmen sayısını tespit edebilme ihtiyacından dolayı bir nüfus sayımı yapılmıştır

*2000 yılında daki nüfus sayımında 67.803.927 dir.

***İlk kez sokağa çıkma yasağı olmaksızın adrese dayalı nüfus sayımının 2007 yılında yapılması planlanmış ve çalışmalar başlatılmıştır. &Adrese dayalı nüfus sayımı& Haziran 2007 tarihinde tamamlanmış, kalite kontrol çalışmalarının ardından Ocak 2008’de açıklanmıştır. : 71.517.100

**2010 sayımına göre Ülke Nüfusu :  73.722.988

NOT: Ülkemizde nüfus sayımını Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yapar.

–Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)  1926 yılında Atatürk’ün isteğiyle Devlet İstatistik Enstitüsü(DİE) adıyla kurulmuş 2005 yılında adı TÜİK olarak değiştirilmiştir.

NÜFUS SAYIMININ AMACLARI

En Önemli amacı: İnsanların beslenme sağlık eğitim vb ihtiyaçları ile yapılması gereken yatırım ve planlamalar için Toplam Nüfusu belirlemek.

1-Erkek-kadın nüfusu belirlemek

2- Kırsal-kentsel nüfusu belirlemek,

3-Nüfus yerleşim yerlerine göre dağılımını belirlemek,

4-Okuma-yazma(eğitim durumu) oranını belirlemek,

5-İç-Dış Göçleri belirlemek,

6-Nüfusun yaşlara göre dağılımını belirlemek

7– Üretici Tüketici nüfusu belirlemek.

TÜRKİYE’DE NÜFUSUN ÖZELLİKLERİ:

1. Nüfusun Yaş Gruplarına Dağılımı: Yaş grupları nüfusun genel yapısı ve doğurganlık oranı hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ayrıca iş, eğitim, sağlık vb. ihtiyaçların belirlenmesinde ve geleceğe yönelik planlamanın yapılmasında önemli rol oynar.

0–14 yaş –çocuk nüfus, %15

15–64 arası- çalışabilir nüfus ( faal,)%77

65 yaş ve üzeri- yaşlı nüfus %8 –(2010) olarak kabul edilir.

15 – 64 yaş arası nüfus üretime katkı sağladığından, üretken nüfus(genç-faal) olarak tanımlanır.

0–14 yaş arasındaki çocuk nüfus ve 65 üzeri nüfus yaşlı nüfus genel olarak ekonomik anlamda bağımlı nüfus (tüketici nüfus) olarak kabul edilmektedir.

2-Nüfusun Cinsiyete Göre Dağıtımı: Nüfusun cinsiyet durumu bir ülkedeki kadın ve erkek nüfusu ifade eder. Bir şehirde kadın ve erkek nüfus arasındaki farkı; sanayi, askeri birlik, şehrin göç alıp vermesi gibi faktörler etkiler.

**Sanayi, ulaşım ve ticaretin geliştiği göç alan şehirlerde(İstanbul, Ankara, İzmir, Adana) genel olarak erkek nüfus fazladır. Göç veren(Trabzon, Tokat, Yozgat, Hakkâri) kırsal yörelerde ise genel olarak kadın nüfus fazladır.

3-Nüfusun Eğitim Durumu: Eğitim sosyal göstergeler içinde, ekonominin ihtiyaç duyduğu kaliteli nüfusu yetiştiren temel kaynaktır

Türkiye’de okuma yazma oranı, 1927′de yüzde 11, 1935‘te yüzde 20.4, 1950‘de yüzde 33.6, ve 1960′ta yüzde 39,5 idi.

Bu rakam 2008 yılında ise yüzde 85.71’e yükseldi.

**Okuma yazma bilmeyenlerin oranı ise yüzde 7,68. Nüfusun yüzde 6.61’inin ise okuma yazma bilip bilmediği tespit edilememiştir.

***Okuma-yazma bilmeyenlerin yaklaşık yüzde 80’ini ise kadınlar oluşturuyor

**İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.

4.KIRSAL VE KENTSEL NÜFUS

Bir ülkenin kırsal alanlarında ve kentlerinde bulunan nüfus miktarları, o ülkenin ekonomik ve sosyal yapısını yansıtan önemli göstergelerden biridir.

Gelişmiş ülkelerde kırsal nüfus oranı toplam nüfusun

% 10’nunu geçmemektedir.

*1927’de ülkemiz nüfusunun % 75,8’i kır, %24,2’si şehir yerleşmelerinde yaşıyordu.

Kırsal nüfus oranı sürekli olarak azalmıştır. Bunun en önemli sebebi, köyden kente olan göçlerdir.

***İlk olarak 1980 yılında ülkemizde yapılan nüfus sayımında şehir nüfusu, kırsal nüfustan daha yüksek sayıya ulaşmıştır.

***Göç alan bölgelerimizde kentsel nüfus oranı fazladır.

Kentsel nüfus oranı en fazla olan bölgemiz Marmara Bölgesi iken en az olan bölgemiz Karadeniz Bölgesi’dir.

5-ÇALIŞAN NÜFUSUN EKONOMİK FAALİYETLERE DAĞILIMI: 14-65 yaş grubu nüfus çalışma çağındaki nüfus olarak kabul edilir. Bu nüfus dilimi içinde bir işle uğraşan nüfusa aktif (çalışan ) nüfus denir.

Ekonomik faaliyetler üç büyük gruba ayrılır. Bunlar
• Tarım (Tarım, hayvancılık, ormancılık, vs.)
• Sanayi (Endüstri, madencilik, vs.)
• Hizmet (İnşaat, ticaret, turizm, vs.) sektörleridir.
*Az gelişmiş ülkelerde, toplam çalışan nüfusun % 90’a yakını tarımsal nüfus özelliği taşır.

**Gelişmiş ülkelerde ise tarımsal nüfus % 10 civarındadır. Diğer nüfus, hizmet ve sanayi sektöründe çalışmaktadır.

***Cumhuriyetin ilk yıllarında tarımda çalışan nüfusun oranı (1927 yılında %89,6) çok fazla iken, günümüze doğru tarım dışı sektörlerin gelişmesiyle bu oran azalmıştır.

2007 verilerine göre Türkiye’de çalışan nüfusun;

%27,1 ‘i tarım, %19,4 ‘ü sanayi ve %53,5 ‘i hizmet sektöründedir.

-Ülkemiz de 15 yaş üstü nüfusun %52 si çalışmaktadır.

*** Ülkemizde Aktif(çalışan) nüfusun yarısı çalışmamaktadır.(kadın-çocuk-yaşlı-işsiz)

-Ülkemiz de işsiz nüfusun artması; hızlı nüfus artışı ve iş olanaklarının azlığındandır.

Az Gelişmiş Ülkelerin Özellikleri

Doğum oranı ve nüfus artış oranı yüksektir.

Genç nüfus oranı fazla, yaşlı nüfus oranı azdır.

Nüfus grafiği; geniş tabanlı üçgene benzer. Ortalama yaşam süresi azdır.

Çalışan nüfusun yaş ortalaması düşük, bağımlı nüfus oranı çok.

Tarım sektöründe çalışan nüfus fazla, hizmet ve sanayi sektöründe çalışan nüfus azdır.

Nüfusun eğitim seviyesi düşüktür.

Nüfusun yarıdan çoğu kırsal kesimde yaşar.

Gelişmiş Ülkelerin Özellikleri

Doğum oranı ve nüfus artış oranı düşüktür.

Ortalama yaşam süresi fazladır.

Genç nüfus oranı az, orta ve yaşlı nüfus fazladır.

Nüfus grafiği, tabanı dar, orta kesimi şişkin bir üçgene benzer.

Çalışan nüfusun yaş ortalaması yüksek ve bağımlı nüfus oranı azdır.

Hizmet ve sanayi sektöründe çalışan nüfus, tarım sektöründe çalışan nüfustan fazladır.

Nüfusun eğitim seviyesi yüksektir.

Nüfusun yarıdan fazlası Kentte yaşar.

ÜLKEMİZDE GÖÇ

GÖÇ: İnsanların, toplumsal, ekonomik veya siyasi nedenlerle bir ülkeden bir ülkeye, bir yerleşim yerinden başka bir yerleşim yerine gitmesine GÖÇ denir. Göç ikiye ayrılır:

İç göç                           2.   Dış göç

1-İç Göç: Ülke içerisinde nüfusun yer değiştirmesi olayıdır. İç göçler Mevsimlik ve Sürekli olmak üzere ikiye ayrılır.

a.Mevsimlik Göç: Genellikle yaz mevsiminde tarım alanlarında çalışmak, yaylacılık ve turizm amaçlı olarak yapılan göçlere mevsimlik göç denir. ÖR: Akdeniz Bölgesi, Ege Böl.

b.Sürekli Göç: Yerleşmek amacıyla yapılan göçlere sürekli göç denir.

İç Göçlerin Nedenleri:

Kırsal alanda doğum oranının yüksek olması

Modern tarım yöntemlerinin kullanılması

İşsizlik oranının artması, tayin ve atama

Tarım alanlarının miras yoluyla parçalanması

Sağlık, eğitim ve iş imkânlarının kentlerde toplanması

İklim ve yerşekillerinin kırsal alanlardaki olumsuz etkileri

İç Göçlerin Sonuçları:

Ülke içerisindeki nüfus dengesiz dağılır.

Ekonomik yatırımlar dengesiz dağılır.

Çarpık kentleşme görülür.

Konut sıkıntısı ortaya çıkar.

Sanayi tesisleri kent içinde kalır.

Çevre sorunları ortaya çıkar.

Alt yapı hizmetleri aksar(Su, yol, elektrik vb. )

En Fazla Göç Veren iller: Kars, Tunceli, Bitlis, Giresun, Rize, Sivas, Yozgat, Afyon, Kırşehir, Ağrı, Muş, Bingöl ve Şırnak ençok göç veren illerdir.(Karadeniz-Doğu And. Böl)

En Fazla Göç Alan İller: İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Şanlıurfa, Antalya, Mersin, Konya, İzmit, Manisa,

Aydın, Gaziantep en çok göç alan illerdir.

En Fazla Mevsimlik Göç Alan İller: Adana, Mersin, Aydın, Antalya, Muğla, İstanbul, İzmir, Bursa, Nevşehir, Eskişehir, Gaziantep en fazla mevsimlik göç alan illerdir.

İç Göçleri Önlemek İçin:

 Sulamalı tarıma geçilmeli

Ahır ve besi hayvancılığı geliştirilmeli

Gelişmemiş olan kırsal alanlardaki eğitim, öğretim ve sağlık hizmetlerinin kalitesi arttırılmalı

Önemli Not:

-Ülkemiz de göçler genelde; Doğudan-Batıya doğrudur.

-Göç eden nüfusun büyük kısmı Üretici(aktif) nüfustur.

2-Dış Göç: Nüfusun bir ülkeden başka ülkelere yerleşmesine dış göç denir. Ülkenin nüfus miktarını azaltır yâda arttırır. ÖR: İşçi göçü

Dış Göçlerin Nedenleri:

Ekonomik nedenler

Doğal afetler

Savaşlar

Etnik nedenler

Sınırların değişmesi ve antlaşmalarla yapılan nüfus değişimleri.

*Balkan ülkelerinden ülkemize 1995 yılında göç yaşanmıştır.1950’den sonra Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ülkemizden işçi göçü yaşanmıştır. Günümüzde yurt dışında 4 milyon civarında Türk yaşamaktadır.

Dış Göçlerin Sonuçları:

İşsizlik azalmıştır.

Dış ticaret gelişmiştir.

Turizm gelişmiştir.

Ülkeye döviz girdisi sağlanmıştır.

BEYİN GÖÇÜ(Yetişmiş insan gücü hareketi) :Doktor, mühendis, bilim adamı gibi yetişmiş kişilerin başka ülkelerde çalışmasına beyin göçü denir.

Beyin Göçünün sebebi:

*İlk ve Ortaçağlarda beyin göçü dini,siyasi,ilmi ve ideolojik sebeplere dayanırken, günümüzde  daha çok ekonomik ve sosyal sebeplerle  ayrıca siyasi baskılardan dolayı gerçekleşmektedir.

**Beyin göçü ülkenin gelişmesini yavaşlatır. Beyin göçünün sebepleri ülkede imkanların sınırlı olması, devletin ilgisizliği, ülkedeki kanuni düzenlemelerin yetersiz yada karmaşık olmasıdır.

**Ülkemizde beyin göçü daha çok Avrupa ülkeleri ile ABD’ye gerçekleşmektedir.

Yerleşme Ve Seyahat Özgürlüğü:

*Anayasamızın 23. maddesi gereğince istediği yere yerleşebilir veya seyahat edebilir.

*Ancak  bu hakları savaş, terör, salgın hastalık, tarihi eser bölgelerine zarar vermemek gibi nedenlerle bu hakları kanunlarla kısıtlanabilir.

İnsanlar salgın hastalık olan yerlere, tarihi eser kalıntıları olan yerlere (sit alanları), hazine ve ya özel arazilere yerleşemez.

-***Seyahat hakkı ise kişinin suç işlenmesi, sağlın hastalık bölgelerine gitme veya ayrılma  gibi durumlarda kısıtlanabilir

Ne düşünüyorsun?

Yazar admin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

7 SINIF SOSYAL BİLGİLER 2. ÜNİTE ÜLKEMİZ DE NÜFUS

7 SINIF SOSYAL BİLGİLER 2. ÜNİTE 3. BÖLÜM