Birden fazla sözcükten meydana gelen, sözcüklerden en az birisi mecaz anlamıyla kullanılan söz öbekleridir. Deyimlerin en önemli özelliklerinden biri en az iki sözcükten oluşmalarıdır.
“Düşmek” sözcüğü tek başına deyim olmaz. Deyimi oluşturması için bir başka sözcükle kullanılması gerekir. Örneğin “göz” sözcüğü ile birlikte kullanıldığında, “gözden düşmek” olur ki, bu sözler deyimdir. Artık “düşmek” sözcüğü gerçek anlamı dışında kullanılmıştır.
Deyimlerin önemli özelliklerinden biri de kalıplaşmış sözler olmalarıdır. Deyimi oluşturan sözcüklerden en az biri kendi anlamlarından uzaklaşmıştır.
“Dil uzatmak”
“Küplere binmek
“Saman altından su yürütmek”
deyimlerini düşünelim. Bu deyimleri oluşturan sözcükler artık gerçek anlamında değildir.
“Dil uzatmak” birine kötü söz söylemek, “Küplere binmek” çok sinirlenmek,
“Saman altından su yürütmek” ise başkalarına sezdirmeden gizli işler yapmak anlamına gelen birer deyimdir.
Deyimlerin Özellikleri
- Deyimler kalıplaşmış sözlerdir. Bu yüzden deyimlerde kullanılan sözcükleri yerine başka sözcükler getirilemez, sözcüklerin sırası değiştirilemez.
- Baltayı ağaca vurmak / doğrusu Baltayı taşa vurmak.
2.Deyimler genellikle mecaz anlamlıdır.
- Ağzı kulaklarına varmak.
- Burun kıvırmak.
- Gerçek anlamı ile kullanılan deyimler de vardır.
- Alan razı satan razı
- Çoğu gitti,azı kaldı.
- Ağzına bir şey koymamak.
- Deyimler çeşitli durumları daha güzel ifade etmek için kullanılır. Bu yüzden Deyimler genel yargı bildirmez, öğüt vermez, genel kural niteliği taşımaz.
- Eli boş dönmek ( bir işte umduğunu bulamama durumu)
- Pişmiş aşa su katmak (olmuş bir işi bozma durumu)
- Etekleri zil çalmak ( sevinme durumu)
5. Deyimlerin büyük bölümü mastar halinde bulunmaktadır. Kip ve kişi eklerini alarak cümle biçimine girebilir.
- Artık canıma tak etti .
- Etekleri zil çalıyordu.
6. Tamlama biçiminde deyimler de bulunmaktadır.
- Ayaklı kütüphane
- Kara gün
- Püf noktası
- Baba ocağı
NOT: Bitişik olarak yazılan sözcükler mecaz anlamlı olsalar dahi deyim sayılmaz.
- Hanımeli (Deyim olarak kullanılmaz değildir.)
- Vurdumduymaz(Deyim değildir.)
Atasözleri ve Deyimlerin Ortak Özellikleri:
- Çok eski zamanlardan günümüze geldikleri için kimin tarafından söylendikleri belli değildir.
- Kısa ve öz sözlerdir. Yani az sözcükle çok şey anlatırlar.
- Kalıplaşmış sözlerdir Bu yüzden herhangi bir değişikliğe uğramazlar.
- Genellikle mecaz anlam taşırlar.
Atasözleri ile Deyimler Arasındaki Farklar:
- Atasözleri cümle şeklindeyken, deyimler genellikle söz grubu şeklindedir.
- Damlaya damlaya göl olur. (atasözü)
- Ayağını yorganına göre uzatmak. (deyim)
2. Atasözleri söylendiği zamanın ötesinde tüm zamanlarda geçerlidir.. Deyimler ise anlık durumlar için ve sözü söyleyen kişi ya da kişiler için geçerlidir.
“Rüzgar eken fırtına biçer ” sözü her zaman ve herkes için geçerli olduğu için atasözüdür
“Burun kıvırmak” sözü anlık bir durumu bildirdiği için deyimdir.
3. Atasözleri topluma öğüt verirken, deyimler sadece içinde bulunulan durumları bildirir. Yani deyimlerin ders verme özelliği yoktur.
- “Çobansız koyunu kurt kapar.” sözü ders verdiği için atasözüdür.
- “Burnu havada olmak” sözü ise öğüt verme amacı taşımadığı için deyimdir.