içinde ,

CuteCute LOLLOL LoveLove WTFWTF

İSTİKLAL YOLCULUĞU

MİLLİ MÜCADELE BAŞLIYOR

Mondros’tan sona askeri görevi sona eren Mustafa Kemal 13 Kasım 1918’de İstanbul’a geldi. İtilaf devletlerinin donanmasını görünce yaverine dönerek “Geldikleri Gibi Giderler” dedi.  [Bu cümle Mustafa Kemal’in kişilik özelliklerinden ile görüşlülüğünü göstermektedir.]

Samsun’a çıkana kadar 6 ay kaldığı İstanbul’da padişahla ve devlet adamları ile görüştü ama bir sonuç alamadı. Böylece kurtuluşu İstanbul’dan olamayacağına karar verdi. Çünkü İstanbul resmi olmasada fiili olarak işgal altındaydı.  Her zaman planlı ve programlı hareket eden Mustafa Kemal İstanbul’da dabunu yapmış ve Kurtuluş çarelerini aramıştır. Şişli’de bir ev tutan Mustafa Kemal, arkadaşları ile sabahlara kadar süren tartışmalara yaparak ülkenin durumuna çare aramaya başladılar. Mustafa Kemal, İstanbul’un işgal altında olduğu için Kurtuluş’un ancak Anadolu’dan olabileceğini düşünüyordu. Bu yüzden Anadolu’ya geçmek ve Milli Mücadeleyi başlatmak için fırsat aramaya başladı.

9. ORDU MÜFETTİŞİ:

Mustafa Kemal’in beklediği fırsat çok geçmeden ortaya çıktı. Doğu Karadeniz’deki Rum çetelerine karşı Türklerin harekete geçmesi İtilaf Devletlerini rahatsız etti. Eğer bölgede olaylara engellenmezse Mondros’un 7. maddesine dayanarak burayı işgal edeceklerini bildirdiler. İstanbul hükümeti 9. ordu müfettişi olarak Mustafa Kemal’i olağanüstü yetkilerle bölgeye gönderdi. Mustafa Kemal’in görevi  bölgedeki durumu incelemesi ve gerekli tedbirleri almasıydı. Mustafa Kemal’in amacı ise Anadolu’ya geçerek Milli Mücadeleyi başlatmaktı.

19 Mayıs 1919 Samsun’a çıkış

Mustafa Kemal, 9. ordu müfettişi olarak 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan Bandırma Vapuru ile ayrıldı. Bandırma Vapurunda Mustafa Kemal Paşa’dan başka 76 kişi bulunuyordu. 19 Mayıs 1919 Samsun’a ayakbastılar. Samsun’da güvenliği sağlayan, hazırladığı bir raporu İstanbul’a gönderen Mustafa Kemal hemen arkasından ordu ile temas kurdu. Özellikle askerlerini dağıtmayan iki komutan olan Erzurum’daki Kazım Karabekir ve Ankara’daki Ali Fuat Paşa’ya telgraf çekerek kendisi ile iletişime geçmelerini istedi.  Samsun, İngiliz işgali altında olduğu için burada milli mücadele için rahat çalışmayacağını düşünen Mustafa Kemal, Samsun’un ilçesi HAVZA’ya geçti.

HAVZA GENELGESİ (28 Mayıs 1919)

Mustafa Kemal Havza’da hazırladığı bir genelgeyi valiliklere, komutanlara ve Anadolu’daki milli kuruluşlara gönderdi.

HAVZA GENELGESİ İLE MUSTAFA KEMAL MİLLİ BİLİNCİ UYANDIRMAK VE HALKI HAREKETE GEÇİRMEK İÇİN;

1-Yurdun her tarafından protesto mitingleri düzenlenmesini istemiştir.(Bu amaçla ilk miting Havza’da yapılmıştır)

2-İtilaf devletlerine protesto telgrafları çekilmesini istemiştir.

3-Gerekirse silahlı mücadele için çetelerden yararlanılmasını istemiştir.

4-Düzenli ordunun dağıtılmaması gerektiğini ifade etmiştir.(KAZIM KARABEKİR’E ÇEKTİĞİ TELGRAFTAN MUSTAFA KEMAL’İN SĠLAHLI MÜCADELE İÇİN PLANLAMA YAPTIĞINI RAHATLIKLA ANLAYABİLİRİZ.)

ÖNEMİ VE SONUÇLARI: Havza Genelgesinin arkasından Mustafa Kemal 8 Haziran 1919’da İstanbul’a çağrıldı. Bu çağrıya net cevap vermedi. Ama zamanının azaldığını anladı. Havza’da da güvende olmadığını hissedince Amasya’ya geçmeye karar verdi.

anladı. Havza’da da güvende olmadığını hissedince Amasya’ya geçmeye karar verdi.

AMASYA GENELGESİ(22 Haziran 1919)

12 Haziran 1919’da Amasya’ya gelen Mustafa Kemal burada halk tarafından büyük coşkuyla karşılandı. Buraya arkadaşları Rauf Bey, Refet Bey, Ali Fuat Paşa’yı da davet eden Mustafa Kemal onlarla Milli Mücadele’nin planlamasını yaptı. Mustafa Kemal’in hazırladığı metin Rauf Bey, Refet Bey, Ali Fuat Paşa ve Kazım Karabekir’in de telgrafla onayı alındıktan sonra genelge olarak telgraf yoluyla tüm yurda duyuruldu. Genelgenin maddeleri;

  • Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir. ( Gerekçesi)
  • İstanbul hükümeti aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş gösteriyor.
  • Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. (Yöntemi ve amacı)
  • Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için, her türlü baskı ve kontrolden uzak milli bir heyetin varlığı zaruridir. (Kurtuluş Savaşı kişisellikten çıkartılarak kurumsallaştırılmıştır. İlk defa milli bir kurulun varlığından bahsedilmiştir.)
  • Anadolu’nun her bakımdan en güvenilir yeri olan Sivas’ta hemen milli bir kongre toplanması kararlaştırılmıştır.
  • Bunun için bütün illerin her sancağından milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olan en kısa zamanda yetişmek üzere yola çıkılması gerekmektedir.
  • Her ihtimale karşı bu mesele milli bir sır olarak tutulmalı ve temsilciler gereğinde yolculuklarını kendilerini tanıtmadan yapmalıdırlar.

GENELGENİN ÖNEMİ:

  • İlk defa kurtuluş savaşının mücadele safhası başlamıştır.
  • İlk defa kurtuluş savaşının gerekçesi , yöntemi ve amacı belirtilmiştir.
  • İlk defa milli bir kurulun oluşturulmasından bahsedilmiştir.
  • İlk defa İstanbul hükümetinin görevini yerine getiremediğinden bahsedilmiştir.
  • Sivas Kongrelerinin toplanmasına karar verilmiştir.

ÖNEMLİ BİLGİ:  Amasya Genelgesi’nin yayınlanması üzerine İtilaf Devletlerinin tepkileri iyice arttı. Mustafa Kemal’in derhal çağrılması için İstanbul Hükümetine baskı yaptılar. 7- 8 Temmuz 1919 gecesi saray tarafından kendisine bir telgraf çekilen Mustafa Kemal’den İstanbul’a dönmesi istendi. Mustafa Kemal reddetti. Bunun üzerine “O halde resmi göreviniz sona ermiştir.” denildi. Mustafa Kemal’de 8 Temmuz 1919 gecesi askeri ve resmi görevinden istifa ettiğini bildirdi.

Erzurum Kongresi ( 23 Temmuz- 7 Ağustos 1919)

Mondros Ateşkes Antlaşmasına göre, Doğu Anadolu’daki Sivas, Erzurum, Van, Bitlis, Diyarbakır, Harput illerinde bir karışıklık çıkarsa, buralar işgal edilebilecekti. Amaç Doğu Anadolu’da Ermenilere yurt sağlamaktı.

Doğu Anadolu Halkı buna meydan verme­mek ve haklarını savunabilmek için Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyetini kurdu. Bu cemiyet, alınması gerekli tedbir­leri görüşmek üzere Erzurum Kongresini topladı. Mustafa Kemal de kongreye katıldı ve kongre başkanlığına seçildi.

Maddeleri:

1. Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz.

  1. Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı, Osmanlı Hükümetinin dağılması ha­linde millet, hep birlikte direniş ve savun­maya geçecektir.
  2. Vatanın ve İstiklâlin korunmasına Osmanlı Hükümetinin gücü yetmediği  takdirde, amacı gerçekleştirmek için geçici bir hü­kümet kurulacaktır. Bu hükümetin üyeleri millî kongre tarafından seçilecektir. Kongre toplanmamışsa bu seçimi Temsil Heyeti yapacaktır.
  3. Kuva-yi Milliyeyi âmil ve millî iradeyi hakim kılmak esastır.
  4. Azınlıklara siyasî hâkimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozucu haklar verilemez.
  5. Manda ve himaye kabul edilemez.
  6. Mebuslar Meclisinin derhal toplanmasını ve hükümet işlerinin meclis denetiminde yürütülmesini sağlamak için çalışılacaktır.

Erzurum Kongresinin Önemi:

  • Erzurum kongresi bölgesel olarak toplanmış fakat aldığı kararlar ulusal bir kongredir.
  • Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin girişimleriyle bölgedeki Ermeni tehlikesine karşı toplanmıştır.
  • İlk defa  milli sınırlardan bahsedilmiş. Vatanın asla parçalamaz olduğu belirtildi.(Misak-ı Milli’de aynen yer aldı.)
  •  İlk defa yeni hükumet kurulmasından bahsedilmiş ve ilk defa 9 kişilik Temsil Heyeti seçilmiştir.
  •  İlk defa manda ve himaye reddedilmiştir.
  • Milli Meclisin derhal toplanması ve hükumetin meclisin denetimine girmesi kararlaştırıldı.(Mebusan Meclisi)

Sivas Kongresi (4 – 11 Eylül 1919)

Amasya Genelgesiyle, Sivas’ta bir kongrenin toplanması istenmişti. İstanbul Hükumeti bu kongrenin toplanmasını engellemeye çalıştı.(Ali Galip Paşa olayı)  Mustafa Kemal’in tutuklanması emrini verdi, İtilaf Devletleri de aynı çabayı gösterdi. Fakat engelleyemediler. Kongre  her ilden gelen temsilcilerle toplandı ve başkanlığına da Mustafa Kemal seçildi.

NOT: Vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının nasıl sağlanacağı konusu ele alındı. Bu konuda Erzurum Kongresinde alınan kararlar aynen kabul edildi.

Önemi:

  • Ülke genelindeki milli cemiyetler “ Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirildi.
  •  Manda ve himaye fikri kesin olarak reddedildi.
  •  İrade-i Milliye adıyla bir gazete çıkarıldı. ( Kamuoyu oluşturmak ve ulusal gücün sesini duyurmak için çıkarıldı.)
  •  Temsil heyeti 15 kişiye çıkarılmıştır.
  •  Her yönüyle ulusal bir kongredir.
  •  Ali Fuat Cebesoy Batı Anadolu Kuva-i Milliye Komutanlığına atanmıştır. ( Temsil heyeti yürütme gücünü kullanmıştır.)

İstiklal Yolculuğu

Konu Pekiştirme Soruları.

Ne düşünüyorsun?

Yazar admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

CEMİYETLER VE KUVÂ-YI MİLLÎYE

BİR MİLLETİN YEMİNİ: MISAKIMILLÎ